Yürüyorum kalabalık bir caddede,
Gözlerim yerde, ellerim ceplerimde.
Yavaş adımlarla ilerliyorum.
Sanki isteksizce gidiyorum gibi,
Nereye gittiğimi bilmediğim yere.
İnsanlar su gibi akıyor etrafımdan.
Acaba nereye gidiyorlar böyle?
Çok önemli işleri mi var hepsinin?
Hiç durup bakarlar mı etraflarına?
Ben yalnız bir insanım.
Görseler, yalnız olur muydum?
Unutur muydum her şeyi?
Ruhumdaki boşluk dolar mıydı?
Yara aldım ve acı çektim önceden
Şimdi ise yüzümü yalayan rüzgar
Ve hatta denizin tuzlu kokusu bile
Canımı yakıyor.
Kimse görmüyor beni, fark etmiyor.
Çarptığım insanlar bile dönüp bakmıyor.
Anlam veremiyor, önemsemiyor.
Sanki hiç var olmamışım.
Bir zamanlar, daha yolun başındayken,
Dostlarımla dolup taşardı bu yol.
Bitti, kimse yok artık etrafımda.
Her yüz bana yabancı, anlamsız,
Yine de yol ışıl ışıl! Renkli ve canlı
Ne garip bu ışıkları benimsemiyor olmam.
Yaşamın etrafında dokunmadan döndüğü
Bir hayaletim sanki.
Düşünmeden edemiyorum,
Ne zaman öldü arkadaşlarım?
Ne zaman kayboldular?
Acaba sadece benden mi kaçtılar?
Bilmiyorum.... Sadece yürüyorum.
Başka ne yapabilirim ki?
İnsanlar ve hayat etrafımdan akıp gidiyor
Bana dokunmadan, beni hissetmeden.
Yine de ellerimi uzatıyorum
Sonra da unutuluyor
Tekrar hayalet oluyorum
Ve tekrar tekrar ölüyorum
Ve yürümeye devam ediyorum.
Arkama bakmadan
Asla unutmadan...
Başka ne yapabilirim ki?
Enis Berkay Mert
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder